Hiyalüronik asit, tüm vücut dokusunda yer alan ve bazı yaşamsal aktiviteleri gerçekleştiren bir asittir. En önemli faydaları arasında eklem ağrısı tedavisinde, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde ve cilt yaşlanmasında kullanılması gelir. Özellikle ciltte bulunan kırışıklıklarda dolgu maddesi olarak kullanımı yaygındır. Hiyalüronik asit hiyalüronat, hiyalüronan olarak da tanımlanan, dallanmamış uzun polisakkaritleri içeren glikozaminoglikandır. Vücutta konnektif, epitelyal ve sinir dokularında bulunur. Ayrıca gözün vitröz sıvısında ve yumuşak dokularda da bulunur. Vücutta sayısız faydaları olan asit, özellikle bağ dokusundaki bozuklukları olan hastalarda asidin yapısında bazı anormallikler belirlenir. Vücutta hiyalüronik asit eksikliğinde yüzde kırışıklıklar ve esneklik kaybı meydana gelir.
Hiyalüronik asidin yararları nelerdir?
Cildin genç görünmesini ve kırışıklıkların oluşmamasını sağlar.
Cildi nemlendirmesi ve su tutma özelliğinin olması nedeniyle, cilt nemlendirici kremlerin ana malzemelerinden biridir.
Ciltteki akne izlerini iyileştirmek ve önlemek için kullanılır
Dokuların onarılmasında, elastikiyetinin korunmasında yararlı etkileri olduğundan, cildin erken yaşlanmasını önler.
Kolajen liflerin oluşmasına ve korunmasına yardımcı olur. Vücutta kolajen azaldığında, cildin esnekliği kaybedilir.
Ciltteki tahrişlerde ve iltihaplı oluşumlarda yararlıdır
Hücrelerin yaşlanmasıyla birlikte mitoz hızı azalmakta, buna bağlı olarak hücre yenilenmesi ve onarımı da azalmaktadır. Hiyalüronik asit bu süreci tersine döndürecek şekilde destek olur.
Cilt bakımında hiyalüronik sit içeren kremlerin faydalı olması için, ciltte dermişe kadar etki etmesi gerekir. Bu oldukça zor olduğundan, kremlerin kullanılması fazla yararlı değildir. Bunun gibi cilde enjekte edilerek kullanılan hiyalüronik asitte sadece enjekte edilen alana etki eder. Cildin genel görünümü üzerine etkili olmazlar.
Hiyalüronik asidin cilt dışında, görme duyusuna iyi geldiği de bilinir. Hiyalüronik asit gözlerin yaklaşık %80 oranını oluşturur.
Göz bakımı, cilt bakımı yanında romatoid artrit, osteoartrit gibi rahatsızlıklar içinde faydalı bir asittir. Eklemlerin yağlanmasını sağlar, tampon görevi üstlenir ve inflamasyonun tedavi edilmesinde etkili olur.
Hiyalüronik asit hangi yiyeceklerde bulunur?
Hayvansal kaynaklar: bu besin maddeleri hiyalüronik asit bakımından en iyi doğal kaynaklardır. Çünkü insanlarda olduğu gibi, hayvanlarının vücutlarında da hiyalüronik asit cildin ve dokuların en önemli bileşenlerinden biridir. A vitamini açısından zengin olan kırmızı etler, retinol formunda hiyalüronik asit salgılanmasına neden olurlar.
Baharatlar ve biber: C vitamini askorbik asit olarak tanımlanmaktadır. Bu vücudumuzu için iyi bir hiyalüronik asit kaynağıdır. Yeşil, sarı, turuncu ve kırmızı biber C vitamini bakımından zengindir. Baharat olarak kullanılan maydanoz, kişniş gibi otlarda zengin C vitamini kaynağıdır.
Taze meyveler: Greyfurt, limon, portakal gibi meyveler C vitamini kaynağıdır. Bu meyvelerin kabukları ve meyve suları C vitamini açısından daha zengindir. Bu meyvelerin dışında kivi, elma, ananas, avokado, şeftali, armut, domates gibi magnezyum bakımında zengin meyvelerde hiyalüronik asit seviyesini arttırma açısından faydalı olur.
Sebzeler: Patates gibi nişasta içeriği olan kök sebzelerinde hiyalüronik asit üretmesi açısından fayda sağladığı bilinmektedir. Hiyalüronik asit sentezi için magnezyumda gereklidir. Bunu ıspanak, marul, karnabahar, yeşil fasulye, Brüksel lahanası gibi sebzelerden sağlayabilirsiniz. Kahverengi pirinç, fasulye, kepekli tahıllar, balkabağı, maya gibi çinko içeren besinlerde hiyalüronik asit bakımından zengindir.
Soya ürünleri: Soya ürünleri de hiyalüronik asit bakımından zengindir. Yapılan araştırmalar cilde soya sütü uygulandığında, ciltteki asit seviyesinin belirli oranda yükseldiğini göstermiştir. Fermente edilen soya sütü aynı zamanda vücutta olan çinko, magnezyum, demir gibi mineralleri kolay bir şekilde dönüştürebilir.